MEN DAKKA DUKKA!

Öyle söylenir ama, sahte aşk baca sarmaz,
Bir Dünya yıkılır da, sebebin kimse sormaz,
Akıllı olan insan, yanlış yollara girmez,
Kendi belâmı kendim, bulacağım herhalde. İ.ŞOLA

SEVDA!
Kapsadığı sonsuz ve asşil manası bertaraf edilerek günümüzde kepazeliklerin adı ile eşleşir olan o menem şey!
neymiş meğer. Ya bizler bilememişiz ki hep mağlup olmuşuz bu satırlarda.
Ya da diğerleri çok iyi bilir olmuşlar ki her yaşanılan şeye pervasızca "SEVDA" diyebilmişler... Net sayfalarında şiirlerle yazılarla oynaşmak nasıl da kolaycacık sevda oluvermiş nazarlarında!

Oysa sevda bedende özdür
-sevda sadakat!
-sevda onur,
-sevda çile
-sevda sabır
-sevda tevekkül
-sevda namustur!

Namus demişken evli barklı adamların sevda adı altında yaşadığı ne maceralar varmış meğer!
Evlerinde hanımları ağızsız dilsiz, kendileri ise her başa ayrı bir tarakla, her şehirde bir macera ile günlerini gün ederler.
Çok severler, sevilirler buram buram aşkı tüterler, tüttürürler hercailerde. E şimdilik iç turizme katkı bu olsa gerek!

Evdeki eşler nasılsa torbada keklik.
Gideri yok kaçarı yok,
Zaten nereye gidecek ki,
Anadolu da "KANAYAKLI" derler bu yüzden onlara.. Görüldüğü gibi boşuna değildir bu benzetiş...

Yıllarca her türlü fedakarlığı sundukları -KOCA`ları, mutluluğu elbette hak etmektedir.
Kendilerine bir tebessümü çok gören bu kocalar sanalın malum kadınları için kul köle olurlar.
Eşlerinin zaruret dahilinde istediği bir milyoncuğu vermemek için kırk laf söyleyen, 10 liralık telefon faturası için evin huzurunu bozan ( ki onunda çoğunu kendileri konuşmuştur zaten ) sanalın sultanları (!) için karun oluverirler nasıl beceriyorlarsa.

Aşkı, dahası dünyayı sererler o hatunların her birinin ayaklarına.
Seren memnun, serilen memnun.

Elbette bunun tersi de söz konusudur..
Bazı marifetli hanımlar, bu işi pek de iyi becerirler....
Hani suya sabuna dokunmadan misali....
Çok iyi birer aşık olurlar, sanal sanal....
Ne diyelim Allah mutluluklarını bozmasın....
Hani derler ya kadının kadına yaptığını kimse yapmaz diye.
Merak ederim bu hanımlar hiç düşünmezler mi, oynaştıkları adamların da evlerinde her şeyden habersiz bir KADIN
dahası bir ANA bulunmakta. Hadi kendi hanelerine ihanetlerini bir yana bırakın, bir ANNEYE ihanet söz konusu değil midir?
Ya da bu erkekler hiç düşünmezler mi, sevgililerinin de evlerinde bir KOCA bulunmaktadır. En az kendileri kadar -KOCA yani..

Acırım bu kişilik budalası olanlara...
Artık kendimden çok acırım...
Ben bu durumda olan çok kişiye şunu söylerim hep:
"Aynı şeyi evdeki eşiniz size yapsa ne yapardınız?"
Cevap alınmayı bırakın düşünülmesi dahi onlar için ürkütücüdür bu sorumun!
Haksız da değiller hani!

Onuruyla sevmek, sevdalanmak elbette suç değildir.
Sevdayı anlarım bu minvalde
Sevmeleri de!
Fakat akla hayale gelmeyecek bilumum net maceralarının adını "sevda" diye isimlendirenleri anlamam imkansız.
Sanırım şair de bunu anlamadığını ikrar etmiş dizelerinde...

Hatalar da insan içindir.
Herkes hata yapabilir, ama önemli olan hatayı anlamak ve tekrarından sakınmaktır, tekrarına mazeret bulmak değildir..

Bu minvalde son sözüm yine zamanki sözüm olacaktır:
Her sevda yalnız bir sevda için yaşanır. O sevda ise TEK tir.
Aşk-ı Lâhuti!
Gayrısı benim nazarımda da boş
Gayrısı anlamsız
Gayrısı imkansız..

ALLAH HER İKİ CİHANDA UTANACAK YÜZLERLE KARŞILAŞMAMIZI NASİP ETSİN....

yazar:KarguluALMILA